Vali Mustafa Yaman, Giresun Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Cinel, Vali Yardımcısı Cengizhan Aksoy, resmi kurumların üst düzey yöneticileri ve davetlilerin katıldığı AHİLİK kutlama töreninde, Sanayi ve Ticaret İl Müdürü Ali Kemal Özdemir'le GESOB Başkanı Ali Kara birer konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından AHİLİK konulu panele geçildi.
Törenin ilk konuşmasını yapan Sanayi ve Ticaret İl Müdürü Ali Kemal Özdemir, Bakanlığımız tarafından hazırlanan ve 13 Ağustos 2009 tarihli resmi gazetede yayımlanan yönetmelik gereği 81 il genelinde kutlanan "Ahilik Haftasının ilimizde ikincisini kutlamaktayız dedi.
Sanayi ve Ticaret İl Müdürü Ali Kemal Özdemir, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Ahilik, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Anadolu da yaşayan halkın sanat, ticaret, ekonomi gibi meslek dallarında yetiştirilmesini sağlayan onları Ahlaki yönden de yetiştiren, çalışma yaşamını "İYİ İNSAN" meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir örgütlenmedir.
Ahilikte çalışan ile çalıştıran arasındaki ilişki "Baba-oğul" ilişkisi gibidir. Üretilen mal ve hizmet belli bir ihtiyacı karşılayacak şekilde kusursuz ve tam olarak üretilir.
Günümüzde toplam kalite, müşteri beklentileri, tüketicinin korunması, standart üretim gibi kavramlar ile Rekabet Kurumu, Patent enstitüsü, KOSGEB, Reklam Kurulu, Ticaret ve Sanayi Odaları, Kooperatifler, Esnaf Odaları gibi hizmet veren kurumlarda Ahilik sisteminin günümüze yansımaları mevcuttur.
Anlamına uygun kutlamaya çalıştığımız 'Ahilik' haftamızın tüm esnaflarımız, tüm çalışanlarımız, İlimiz ve tüm ülkemiz için Hayırlara vesile olmasını dilerim.
Ahi Evran ve Ahilik konulu bir konuşma yapan GESOB Başkanı Ali Kara da, şunları ifade etti:
Ahilik kültürünün Anadolu topraklarında tanınıp yayılmasında birinci derecede rolü olduğunu bildiğimiz Ahi Evran, engin Türk Kültürünün ortak değerlerindendir. Ahi Evran, Ahiliğin kurucusu, esnaf pirî ve aynı zamanda Anadolu'nun Türk yurdu olmasında büyük emeği geçen büyük bir şahsiyettir. Mevlânâ, Hacı Bektaş, Yunus Emre hepsi kendi dilince ve kendi halince Türk insanına ışık saçarken, Ahi Evran, gün gelmiş ŞED kuşanmış, posta oturmuş; yeri gelmiş kılıç kuşanmış, dağa çıkmıştır. O, bu yönüyle hem "alp" hem "eren", "alp eren" dir.
Alilik, kültür ve felsefesi toplumsal yaşamın ortak paydası olan "insan" ı esas almıştır. İnsanlar arasındaki ticari ve toplamsal ilişkilerde; dürüstlük, güvenilirlilik, iş ve meslek ahlâkına saygı, hak ve hukuka riayet etme, saygılı, şefkatli, cömert ve güler yüzlü olma ilkeleri esas alınmış ve bu insanî değerler toplum tarafından "bir yaşam tarzı" olarak kabul edilmiştir. Bugün uygar dünya ülkelerinin, toplumlarında uygulamaya ve hakim kılmaya çalıştıkları bu değerler, XIII. Yüzyılda Anadolu Türkleri tarafından "Ahilerin Vizyonu" olarak uygulanmış ve böylece diğer ülkelere örnek olmuştur.
Türklere özgü bir kurum olan Anadolu Ahiliğini yaratan bu değerli insanları o dönemin yozlaşmış, parçalanmış, kimliğini kaybetmiş ve fakirleşmiş Anadolu Türk boylarına; birlik, kardeşlik, dostluk, hoşgörü ve insan sevgisini esas alan bir anlayışla, bir çatı altında birlikte yaşayabilmeyi, iş ve meslek sahibi olabilmeyi öğretmişlerdir. Ahilik Kültür ve felsefesinde; toplumun refahı ve sosyal sorumluluk, önemli ve öncelikli bir ilke olarak kabul edilmiş ve bu bağlamda yeterli ve kaliteli mal ve hizmet üretimi teşvik edilmiştir. Ayrıca mal ve hizmet üretiminde kaliteyi artırmada, üretici ve sanatkârlar arasında, iş ve meslek hayatında kariyer sahibi olmada ve meslekte ehil kişi sayılmada önemli bir motivasyon kaynağı olmuştur.
Tarihimizde Ahilik Kültürü'nün manevi olgunluk ile ön plana çıkarıldığı ve saygı ve güvene dayalı mesleki teşkilat olduğu hepimizce bilinmektedir. Günümüzde ise bu anlayış düzenli devlet anlayışı içerisinde mesleki ve teknik eğitimin yanı sıra insani ve ahlaki değerleri ön plana çıkartan bunu da sertifika, diploma ve ustalık belgesi gibi resmi kayıt düzeni biçimi ile değerlendiren mesleki eğitim sistemi ile sürdürülmektedir.
Ahilik Teşkilatı, sıradan bir örgütlenme değildir. Sosyal hayatın düzenlemesinden iktisadi hayata ve vatan savunmasına kadar, millet olmanın tüm özelliklerini içine barındıran, Türk Milletine has sosyo-ekonomik bir sistemdir.
Ahi Evran-ı Veli, Ahilik Teşkilatını şöyle tarif eder: Ahilik, bir insan bilimidir. Ahi; her yerde, her ortamda ve her çağda, denge ve düzen tutturandır. Dağıtan değil, toparlayandır. Yıkan değil, yapandır. Dünya ve ahiret dengesini tutturandır. Ülke ve ülkelerin varlığına kârlılıklar katan, mutluluklar sağlayandır.
Ahilik; ortaya koyduğu temel ilkeleriyle, toplumda yaşayan herkesi kaynaştıran, bütünleştiren ve millet olmanın bilincini tüm topluma yayan bir sistemdir. Günümüzde bu anlayışı esnaf ve sanatkârlarımızda da görmekteyiz. Ahiliğin ruhuna uygun olarak kendi öz sermayesi ve alın teri ile üretim yapan esnaflarımız, ülke ekonomisine önemli bir güç katmaktadır. Esnaf Teşkilatı Türk Milletine özgü Ahilik İlkelerinin Ülküsünü üstlenerek ilelebet yaşatmak için tüm imkânlarını seferber edecektir.
Tören, konuşmaların ardından düzenlenen panelle sona erdi. Panele başkanlık eden Giresun Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erdoğan Altınkaynak, İmparatorluk kurmuş bir milletin böyle teşkilatları olacaktır dedi.
Panele konuşmacı olarak katılan Araştırmacı Yazar Murat Fatsa da, AHİLİK'le ilgili bilgi verirken, Giresun'u Ahilerin Türkleştirdiğini söyledi.
Araştırmacı Yazar Fatsa, bu tarihi değeri korumak, yeni kuşaklara aktarmanın herkesin görevi olduğunu sözlerine ekledi.
Panelin ardından, İlimiz Ahisi seçilen Nazım Birleş'e 'Ahilik' plaketini Vali Mustafa Yaman verdi. Törende, katkılarından dolayı GESOB Başkanı Ali Kara da Vali Mustafa Yaman'a, GESOB Başkan Yardımcısı Namık Altındaş'ta Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Cinel'e plaket verdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.